24 Haziran 2012 Pazar

Juventus Atkıları (Viking, Area, Den Haag)


Yaşasın Juventus ve atkıları!

Koleksiyonun Beşiktaş harici, severek topladığım kulüplerden biri Juventus. Her bir atkısını hem beğenerek aldım, hem de her seferinde yeni bir şey öğrenmeme vesile oldular. 

Bu sefer ki atkıların 2 tanesi tribün gruplarına ait, 2 tanesi de lisanslı ürün. İlk fotodaki atkıların tamamı yazlık atkı. Viking ve Area, grup atkıları. Her iki grup hakkında bilgiyi şurada vermiştik. Viking atkısının akasında, bulundukları tribüne ithafen Cuore Della Nord (Kuzeyin Kalbi), Area atkısının arkasında da La Nostra Fede e Piu Forte Della Morte (İnancımız Ölümden Daha Güçlüdür) yazıyor. İlk fotonun sonuncu atkısı da sevdiğim Beşiktaşlı arkadaşım Ümit'in hediyesi. Kulübün lisanslı ürünü.

3. fotoğraftaki atkılar yün. İlk atkı da Ümit'in hediyesi. Lisanslı ürün o da. Bar model. İkinci atkı da benim özel ilgimin olduğu gruptan. İtalyanlar'a has bir model. Özellikle 80'lerde sıkça yapılmış. Hatta Beşiktaş tribünlerinin eskiye ait fotoğraflarında benzer atkılardan görmek mümkün. Hem İtalyan modellerini, hem de Beşiktaş modellerini. Şurada 2 tane var, Beşiktaş olanından. Gözbebeği konumundalar elbette.

Ve sonuncu atkı. Den Haag-Juventus dostluk atkısı. Açıkcası haberim yoktu bundan. Meğerse çok eskiye dayanan köklü bir ilişkileri varmış.

Juventus ve Den Haag dostluğundan bahsederken, Legia Varşova'yı da unutmamak lazım. Dostluk, bu 3 kulüp taraftarları arasında. Konuyla ilgili araştırma yaparken, pek istediklerimi bulamadım önce. Sağolsun dayım yardımcı oldu.

Dostluğun temelinde Den Haag var. Den Haag'ın Varşova ile ilişkileri iyi. Aynı şekilde Juventus ile de.  Sonrasında Juve ve Legia'nın da ilişkisi başlıyor. Önce Den Haag-Juve dostluğunda kısaca bahsedelim.

Juve ile Den Haag arasındaki ilk temas 1991 yılında başlamış. Juve'nin tribün grupları, uluslararası taraftarlar turnuvasına katılmış Zuiderpark'ta. Den Haag'ın tribün grubu North Side ile Vikingler arasında arkadaşlık başlamış. Bu arkadaşlığa N.A.B'den de elemanlar katılmış. N.A.B., Juve'nin 80'lerdeki sağlam gruplarından. Ertesi sene de North Side, İtalya'ya gitmiş ve Juventus-Torino maçında  Juve'ye destek vermişler. Bir sonraki taraftarlar turnuvasında da ilişkiler ve dostluk iyice güçlenmiş. (1992)

O sene ki turnuvada N.A.B.'in etkin kişilerinden biri (Fabio), Legia'nın üyelerinden oldukça etkilenmiş. Ve bu vesile ile de Legia tribünü ile yakınlaşma başlamış. Vikingler'den ayrılarak kurulan Noi Soli de Legialı'lar ile ilişkileri iyice üst seyiyeye ulaştırmış.

Ülkemizdeki kardeş tribün hikayelerine bakınca, adamların yapmış olduğu olağanüstü. Internetin olmadığı bir dönemde düzenlenen "Uluslararası Taraftar Turnuvaları" takdire şayan. Böylesi organizasyonlarda bu tür yakınlaşmaların olması da normal tabi. Turnuvada başlayan dostluklar, sonrasında da sistemli ve güzel şekilde devam etmiş. Birbirlerinin fikstürünü takip etme ve yerine göre destek verme.

Birbirleri için tonla maça gitmişler. Öyle birkaç tane değil. Alttaki foto Legia'nın Pogon ile mücadelesinden.


 Videoda da üçlü ile ilgili hoş kareler var. 1.17'ye dikkat bu arada. Dünyanın en çirkin atkılarından biri var orada:)

20 Haziran 2012 Çarşamba

Lisanslı Beşiktaş Atkıları

Lisanslı Beşiktaş atkıları grubunun en güzellerinden. İlk atkı takas sonucu geldi. Tasarımın sadeliğine bayıldım. Blogun adına uygun ayrıca:) Tek kat ürün.

Diğer 2 atkının siyah olanını abim, beyaz olanını kardeşim aldı. Kış boyunca bu iki atkıyı kullandım. Siyah olan, günlük yaşamda kullanmak için çok uygun. Beyaz da "bar" modele olan hastalığımızın güzel parçası zaten. Defalarca dillendirdim, bir kere daha olsun. Atkı budur benim için. Her iki atkıdaki minik boydaki arma ise en güzeli. Abartılı boyutlarda değil. Şık olan atkıyı daha da güzelleştiriyor.

Bu arada blogu epey boşlamışım. Şu atkıları koyunca daha fazla farkettim. Koca kış taktığım atkıları daha yeni ekliyorum.

Bu güzellik de benim tatlı sıpam. Atkı takmayı hiç sevmiyor. Fakat beraber dışarı çıkıyorsak, sırf benim boynumda atkı var diye o da takmak istiyor:)

2 Haziran 2012 Cumartesi

Gate 4 35. Yıl, Gate 4 Brüksel ve Paok Atkıları


Uzun zamandır beni en çok etkileyen, heyecan duyduran atkıların günü bugün. Paok Gate 4 35. yıl ve Paok Brüksel atkıları. Atkıları aldıktan sonra, bir süredir Paok tribünlerini kovalayan Özgür'den atkılar için bir yazı yazmasını rica ettim. Sağolsun o da beni kırmadı. Sözü bilene bırakalım:

" SF G4 35.yıl atkısı, .klubün geçen sonbahar çıkarttığı (tahminen kasım ayıydı)  bir atkı. Fan clubla ilgili daha önce yazmıştım. S.F.(Syndesmos Filon) Gate 4, 1976 yılında kurulmuş. Büyük patron Manavis'in liderliğiyle, neredeyse herkesin Gate 4 tribünü=SF Gate4 haline geldiği bir fan club. Gate 4, tribünün bildiğim kadarıyla üçüncü taraftar grubu. Ondan önce 1963 Neapoli ve 1973 Kordelio var (benim bildiğim). Selanik merkezde yer alan tek fan club. Sadece PAOK için değil, diğer takımlar içinde geçerli bu aynı zamanda. 35 yıldır da aynı yerdeyiz .Atkının tasarımını kimin yaptığını bilmiyorum; ama tasarımdan çok üretimde bir sorun olduğunu düşünüyorum.(Atkıyı pek beğenmedim) SF Gate 4 (thyra 4) politik olarak herhangi bir sınıflamaya dahil değil. Ama daha çok sol eğilimli üyesi var. Partizan Grobari'den "40+"ya yakınlar. "40 +" da Partizan tribünlerinde yer alan, 40 yaşını aşmış eski kafa elemanların kurduğu bir tayfa. Atkıda kulübün geleneksel turuncu renginin kullanılmamış olması bana göre handikap. Sanırım politik bir etki bırakmamak. Ama yine de tribünün herhangi bir politik renge hizmet etmeksizin direnişini, Selanik ve PAOK'un direnişini simgeleyen, sağ yumruğu kaldıran taraftar simgesini atkıya eklemişler. Açıkçası 35. yıl için daha güzel bir atkı beklerdim

Geçelim Nikos'un yaptığı Gate 4 Brussels atkısına. Hemen hemen 35. yıl atkısı ile aynı dönemde çıkan bu atkı, bana göre 35.yıl atkısının havasını baya bir söndürdü. Brüksel, 2001 yılından beri Gate 4 bayrağını Avrupa'da sallandırıyor ve bu işi gayet iyi yapıyor. Bu grubun ikinci atkısı. İlkini benim blogta görürsün. O da çok başarılı bir atkı. O İngilizce'ydi, bunu Yunanca hazırlamışlar. Ben ikisine de hastayım:). Nikos, Brüksel'de doğmuş, büyümüş. Yaklaşık 1996'dan beri PAOK için yolculuklar yapan, hayatını PAOK'a adamış bir dostumuz. Gate 4 üyeliğiyle başlayan yolculuğu, onu 2001'de Gate 4'ün Brüksel şubesini açmaya kadar götürmüş. Herkesin sevdiği ve önemsediği, bu sebeple de Gate 4 ismini taşıma hakkı verilen sayılı kişilerden biri. Grup, genelde Avrupa kupası maçları ve derbilere iştirak ediyor. Belçika'da ziyaret ettiğim kulüp, Anderlecht mahallesinde yer alıyor. Oradaki Belçikalı'lar ve yabancılarla da çok iyi uyum sağlamışlar. Grubun 80 civarında üyesi var ve aralarında Belçikalı'lar dahi var. Onlar da PAOK maçları için grupla deplasman yapıyorlar. Yeni  aldığım haberler ile Brüksel'de işlerin iyi gitmediğini ve Nikos'un gruptan ayrıldığını öğrendim. Nikos olmadan kulübün yaşamasının zor olduğunu çok iyi biliyorum. Orda dönen dolapların da gerçekten büyük bir utanç olduğuna son 2 aydır şahit oldum ve üzüldüm.

Yapılacak toplantı sonunda Gate 4 merkez desteğini çekebilir ve ismi de geri alabilir (ki gereken budur). Bu da Gate 4 Brüksel'in tarih olması anlamına gelir. Ki benim nazarımda Nikos'un ayrılmasıyla tarih olmuştur. O bayrak böyle sallanacağına hiç sallanmasın daha iyi.

Atkıya gelince... Bir tarafında Thyra 4 Bryxellon, diğer tarafında PAOK, Thriskeia, Trimokratia (PAOK, din, terörizm) yazmaktadır. Slogan, PAOK taraftarının kulübü nasıl görmesi gerektiğini ve maçlarda nasıl olması gerektiğini belirtiyor. Büyük ihtimalle sloganda yıllar önce olaylı bir maçtan sonra bir gazetenin attığı teröristler başlığının etkisi var. Ama Nikos'un verdiği cevap "nasıl olması gerektiğine dair bir gönderme" oldu. Yani onun kafasında fikir buymuş. Ama slogan zaten daha önceden var olan bir slogan. Bence çok başarılı bir atkı. Maalesef ki artık bu tarz atkıları Brüksel'den bekleyemeyeceğiz gibi görünüyor."

Atkılar ile ilgili birinci ağızdan bilgi alınca çok keyifli oluyor. Özgür'ün paylaştıkları ile sadece atkı değil, tribün hakkında da birkaç şey öğrendik, sağolsun.

Her 2 atkı da çift kat ve yün. Her ne kadar Özgür 35. yıl atkısını beğenmemiş olsa da, bana göre oldukça hoş bir atkı. Sade ve renkler yeter:) Brüksel de çok başarılı. Mevcut slogan ile yeri başka zaten.

En alt fotoğraftaki atkılar tek kat. Lisanslı değiller. Diğerleri o kadar güzel ki, bunlar için ne desem bilemedim:)